"Babamın Kovanı" hem bir aile hem de bir kadın girişimi.

Girişimcilik aslında bizim için hep uzak bir kavram oldu. Ancak; Kozak ile ilgili her daim hayallerimiz vardı. Köydeki küçük dünyamızı içine alan hayaller...

​

Hayallerin gerçeğe dönebilmesi için harekete geçmek gerekiyordu ve girişimcilik bunun için en iyi yoldu. Yıllarca meslek sahibi olmak için çalıştık. Ailemizde bize öğretilen, kendi ayaklarının üzerinde durabilen kadınlardan olmaktı. Peki, bu ikisini birleştirsek... Yani öyle bir iş olsun ki; bizi büyüten toprağa ve emeğe sahip çıkarken bunu meslek seçimlerimize ve dijitalleşme çağına uygun olacak şekilde yapabilelim... 

​

Çocukluğumuzdan beri kendi arılarımızın balını tükettik. Babamızın o çok yoğun çalıştığı atölyesinden uzun süre ayrı kaldığı zamanlar arıların sezonda bal yapma zamanları idi. Kovancılık deseniz, yine aynı titizlikte ve hem üretici hem de kullanıcı tecrübesi ile çıtayı hep yukarıda tutan bir atölye üretiminin kendi standartları çerçevesinde sürdürülmesi üzerine kurulu olarak devam etmekte.  Haliyle, en saf halinde ham balın kavanoza giden yolculuğunu kendimize başlangıç noktası olarak seçmeliydik. İşte, hayaller böylece şekillenmeye ve can bulmaya başladı. Ardından isim bulma ve yasal gerekliliklerin yerine getirilmesi süreci başladı.

​

Pandemiden hemen önce bu anlamda attığımız somut adımlar yol haritamızı oluşturmamızı sağladı ve yine pandemi nedeniyle iyice farkındalık kazanan "öze dönüş" kavramı da aslında ne kadar da doğru bir adım attığımızı bize göstermiş oldu. Katkısız gıda arayışının artması, sağlıklı beslenmeye daha çok özen gösterilmesi ve doğru beslenme davranışının toplumumuzda yerleşmesi ile bu ihtiyaca cevap verebileceğimizi bilmek, kendimize olan güvenimizin daha da artmasını sağladı. Gıdaların endüstriyel girdaba girmeden tüketici ile buluşması noktasında bal ve polen ile çok sağlam bir başlangıç yapabileceğimizi biliyorduk. Bunun yanına yöremizde her yaz hazırladığımız kışlıklarımızı (tarhana, pestil, salça, konserve ve soslar...) da ekleyebilirdik. Böylece yaptığı üretimle her sene evinin ihtiyacını karşılayan annelerimiz bunlarla kendilerine gelir sağlayabilirlerdi. Hatta kim bilir, bahçesinden aldığı mahsulü satmak isterse destek bile olabilirdik.

​

İşte; Babamın Kovanı bu hayallerle yola çıktı. Daha alınacak çok yolumuz olduğunu biliyoruz. Güvenilir ve katkısız gıdanın üreticiden tüketiciye en kısa yolla ulaşması için var gücümüzle çalışıyoruz. Bu süreçte bizimle olan, yola çıkmamızda ve bu yolda ilerlememizde destek veren herkese huzurlarınızda teşekkürü bir borç biliriz.

​

​

Babamın Kovanı Ailesi adına

​

Bahar & Güzin